Wilhelm Conrad Röntgen Kimdir ?
Tıp alanındaki tedavilerde bir çığır açan x ışınları dolayısıyla röntgeni bulan alman bilim insanı ve Nobel fizik ödülünün sahibidir.
Wilhelm Conrad Röntgen 1865 yılında Almanya hudutları dahilinde olan Lennep ilçesinde dünyaya gelmiştir. Öğrenim hayatının başlangıcı İsviçre ve Hollanda’da geçmekle birlikte yükseköğrenimini Zürih Politeknikte tamamlayıp Makine Mühendisi unvanını bu bölümü bitirerek elde etmiştir. Her ne kadar gönlünde yatan üniversite Utrecht olsa da henüz teknik okuldayken şahit olduğu bir hadiseyi yapan kişiyi net görmesine ve kim olduğunu bilmesine rağmen ele vermeyi reddedince okuduğu okuldan atıldı. Başka bir okulda öğrenimini bitiren Röntgen bu durumlar üzerine ilk etapta üniversite sınavını başaramadı ve okulu kazanamadı. Elbette bu Röntgen için pes etmek anlamına gelmiyordu. Kayıtlı öğrenci sıfatının sahibi olmasa da dersleri büyük titizlikle takip etti ve nerdeyse tüm derslere girdi. Nihayetinde kayıtlı üniversite öğrencisi olmadığından işe yarayacak o diplomayı da alamayacağını fark edince Zürih Politeknikte açılan sınavlarda başarılı olarak üniversiteyi bitirip makine mühendisi olmayı başarmıştır. Üniversite yılları boyunca babasından birçoklarına göre abartılı sayılabilecek kadar parasal yardımlar alan Röntgen yine de mütevazı ve muhafazakar bir yaşam tarzını tercih etti. O dönemlerde üniversite öğrencilerinin alem yapmak ve düelo etmek gibi alışkınları olsa da Röntgen bunların yerine göl kenarında tek başına dolaşmayı ve şehri kiraladığı atlı arabalarla gezmeyi tercih ediyordu. Mezun olduktan sonra bir yıl gibi bir zaman diliminde de doktorasını tamalayıpadeta gelecek yıllardaki başarılarına dair ipuçları vermiştir. Doktorasını aldıktan sonra sırasıyla Strazburg, Giessen ve Würzburg Julius-Maximillians üniversitelerinde fizik profesörü sıfatıyla dersler vermiş, çalışmalar yapmıştır.
Wilhelm Conrad Röntgen isminin bilim dünyasında isminin anılır olmasını sağlayan temel olay X ışınları ve röntgenin keşfi olsa da bu onun bu alanda adından söz ettirdiği ilk çalışması değildir. Wilhelm Conrad Röntgen manyetik etki bakımından bir akımın bir yalıtkanla aynı etkileri gösterdiğini kanıtlayarak bilim dünyasına deyim yerindeyse sıkı bir giriş yapmıştır.
1900 yılı geldiğinde Münih Üniversitesi kendisini Fizik kürsüsüne ve bu alandaki enstitünün başkanlığına getirip çalışmalarını çok daha nitelikli gerçekleştirmesine bir nevi ön ayak olmuştur.
Bu çalışma kendisine 1901 yılının fizik kategorisindeki bilim ödülünün sahibi olmayı sağlayarak tüm bilim dünyasınca tanınır bir bilim insanı olmasını imkan tanımıştır.
On dokuzuncu yüzyılın sonlarında birçok araştırmacının gerçekleştirdiği yöntemlerle araştırmalarını devam ettiren Röntgen boş bir cam tüpüne anot ve katot yerleştirip bununla ilgili çalışmalar gerçekleştiriyordu. Bu çalışmalar esnasında deney tüplerinde oluşan ışıldamaları fark eden Röntgen bunun tam teyidini sağlamak için mat yüzeyler oluşturup deneyini defalarca tekrarlayıp sonuç olarak mat yüzeyleri de geçebilen bir ışın keşfetmeyi başarmıştır. Bilim dünyasına kendisi tarafından henüz kazandırılan bu ışına hepimizin de okul yaşantısından aşina olduğu bilinmeyen sembolü olarak kabul edilen X ışını adını vermiştir.
Bu keşif Röntgenin artık araştırmaları bırakmasına sebep olmak bir yana daha fazla çaba göstermesine sebep olup bambaşka boyutlarda önemli çalışmalara imza atmasını sağlamıştır. X ışınları ile ilgili çalışmalarını büyüterek bunların tıp alanında kullanılabilmesini sağlamış ve çığır açan buluşu röntgenin keşfini gerçekleştiren mucit olarak tarih sayfalarındaki yerini almıştır. X ışınlarının geçişi esnasında malzemenin kalınlığıyla orantılı olarak bir geçirme özelliği gösterdiğini fark etmesi röntgenin keşfi için ilk basamakları çoktan tırmandığı anlamına gelmektedir. Bu çalışma sonrasında sistemli ilerlemeleri onu röntgeni bulmaya getirmiş olsa da deneyini sık sık tekrarlaması sebebiyle olumsuz etkilerden de fazlasıyla nasibini almıştır. Gerçekleştirdiği deneylerde elini ışınlara çok fazla maruz bıraktığı için parmaklarını kaybetmiştir. Herhangi bir denek kullanmayıp kendi ellerinden denemesi de ayrıca çalışmalarına verdiği kıymetin göstergesidir. Bu buluşun fizik bilimi açısından tam izahatının gerçekleşebilmesi için takvim yapraklarının 1912 yılını göstermesi gerekse de bu buluş tüm bilim dünyasını fazlasıyla heyecanlandırmıştır. Birçok bilim insanına göre modern fiziğin başlangıcı tam da buluşla birliktedir. Bu ışınlar hala günümüz modern tıp dünyasında ve neredeyse dünyadaki tüm hastanelerde kullanılmaktadır.
Röntgenin daha üniversite yıllarında Zürihte sık sık gittiği hanın sahibinin kızı Berthayla yaşadığı aşk onları evliliğe hatta ölene dek birlikteliğe sürüklemişti. Karısı ve biricik aşkı Bertha’nın 1919 yılındaki ölümü Röntgen için artık emekli olmaya bir anlamda ölümü beklemeye balama günlerinin de başlangıcı olmuştur.
Sıkı bir Alman vatanseveri olduğu da bilinen Röntgen hem eşinin ölümü hem de Almanya’nın birinci dünya savaşını kaybetmesinin yarattığı derin üzüntüye dayanamayarak 1923 yılında rektal kanser sebebiyle hayata gözlerini yummuştur.
Telif hakkı, patent, izinsiz kullanım gibi olguların bilim dünyasında keşfedilen yeniliklerin tüm insanlığa yayılması önünde bir engel olduğunu düşünen Röntgen kendi çalışmalarının hiçbiri için herhangi bir patent almamış sadece tüm insanlığa ulaşıp faydalı olması için gayret göstermiştir. Bilimin herhangi bir grubun himayesinde olmaması gerektiğini defalarca vurgulamış ve eserleriyle ilgili en çok buna dikkat etmiştir.
Yorum Yok