1. METABOLİZMA: Vücudun tüm(kaslar, karaciğer, beyin, diğer organlar) doku ve hücrelerindeki yapım ve yıkım olaylarıdır. Bağırsaklardaki sindirim(hidroliz) olayları da metabolizmaya dahildir, ancak sindirim tek başına metabolizma demek değildir, metabolizmanın bir parçasıdır.
2. METABOLİZMA HIZI(Bazal metabolizma hızı): Vücudun tam dinlenme(hiç hareket etmeden) halinde harcadığı enerjiye denir.
2. BAĞIRSAK HAREKETLİLİĞİ(motilite): Bağırsağın besinleri ve besin artıklarını kolona ve rektuma gönderirken yaptığı çalışmalardır.
Görüldüğü gibi yukarıdaki 3 tanım da birbirinden çok farklıdır. Bağırsak hareketliliğinin metabolizmayla doğrudan ilgisi yoktur. Bağırsaklarda geçen sindirim işleminin hızlı veya yavaş olması bağırsak hareketlerini etkilerken, vücudun harcadığı/harcayacağı kaloriyle(metabolızma hızıyla) ilgisi yoktur.Yani çok tuvalete çıkan birinin ‘’metabolizması hızlı’’ demek yanlıştır. Metabolizması hızlı olan biri çok tuvalate çıkıyor da olabilir ama bunun tersi doğrudur diyemeyiz. Bağırsak hareketliliğinin temel amacı gıdaların sindirim ve emilimlerini ideal bir zamanda yapıp, iş bittikten sonra kalan/emilmeyen maddeleri dışarı atmaya çalışmaktır. Çok tuvalate çıkmak sindirimin iyi olduğunu kanıtlamaz, aksine sindirim ve emilim bozuk da olabilir.
PEKİ BAĞIRSAK HAREKETLİLİĞİM ARTARSA ZAYIFLAR MIYIM?
– Bağırsak hareketliliğini artıran bazı ilaçlar(laksatifler), maddeler ve bazı bitki çayları(aşağıda değineceğim) gıdaların sindirilmesine ve emilmesine yeterli zaman bırakmadığı veya engellediği için, kişinin gıdalardan faydalanmasını azaltır. Gıdalar emilmeden bağırsakta hızlıca ilerler ve sonra atılır. Bu durum kısa vadede kişinin zayıflamasına neden olur. Yalnız bu hastalıklı(sağlıksız) bir zayıflamadır. Yani metabolizmayı hızlandırarak değil tam tersine metabolizmayı yavaşlatarak zayıflama gerçekleşir. Bu sağlıksız zayıflama, kişinin ilaçları/çayları bıraktıktan sonra hızla kilo almasına neden olur. Tabi bu maddelerin vücuda verdiği kalıcı zararları saymıyorum.
– Bağırsak hareketliliği, bozuk bir gıda aldığımızda da artar. Bunun nedeni vücudun o bozuk gıdayı bir an önce vücuttan atmaya çalışmasıdır. Birçok gıda zehirlenmesinde ishal görülür, bunun nedeni budur. Gıda zehirlenmeleri veya diğer ishal yapan hastalıklar/durumlar da kişinin zayıflamasına neden olur.
GELELİM METABOLİZMAYI HIZLANDIRIYOR DENEN BAZI MADDELERE:
ACI BİBER: Metabolizmayı hızlandırdığına dair bilimsel kanıt yoktur. Acı bibere, acı hissini verdiren madde kapsaisindir(biber bitkisinin meyvelerini memelilerden korumak için oluşturduğu toksin). Acı biber yendiğinde vücut onu bir an önce atmaya çalışır ve bağırsak hareketliliği artar. Bu durumun kalori harcamayla veya metabolizmayla ilişkisi yoktur. Acı biber yiyerek zayıflamaya çalışmak mantıken gıda zehirlenmesine benzerdir. Özellikle bazı medyatik doktor ve diyetisyenler metabolizmayı hızlandırdığını iddia ederek acı biberli kürler vs öneriyorlar. Maalesef bu önerilerin hiç bir bilimsel dayanağı yoktur. Yapılan az sayıda sözde bilimsel çalışmanın da kalitesi ve geçerliliği rahatlıkla tartışılabilir. Acı biberin bilinen en önemli zararı hemoroid(basur)e sebep olmasıdır. Şimdi ben bunu yazınca acı biber seven ve hemoroid sorunu olmayanlar bana itiraz edecekler ama sakin olun ve kendinizden yola çıkmayın. Acı biber herkeste hemoroid yapacak diye bir kesinlik yok ama yapma ihtimali yüksektir. Çok acı seven ve hiçbir sağlık sorunu olmayan insanlar da var. Yine irritabl bağırsak sendromu olan hastalar için acı biber çok zararlıdır ve şikayetlerin artmasına neden olur. son olarak bir örnek vereyim: Bildiğimiz gibi ülkemizde en çok acı tüketilen iller GAZİANTEP, ADANA, ŞANLIURFA, HATAY…vs dir. Bu saydığım illerde obezite ve obeziteye bağlı diyabet(tip2) hastalığı da ortalamanın üzerinde. Eğer iddia edildiği gibi acı biber metabolizmayı hızlandırsa ve yağ yakımını artırsaydı bu bölgenin insanları gayet fit ve dümdüz bir karınla dolaşıyor olurlardı.
BAZI BİTKİ ÇAYLARI: İçerisinde sinameki yaprağı, deve gözü(açlık otu), barut ağacı kabuğu, funda yaprağı, acı çehre.…vs bitkilerinden bir veya birkaçını içeren(az içerse bile) karışık bitki çaylarının hemen hemen hepsi laksatif etkilidir. Yani müshil etkisi yapar. Piyasada form çayı veya kayısılı form çayı adlarıyla satılan bu çayların ”İÇİNDEKİLER” kısmını okuduğunuzda yukarıda saydığım bitkilerden en az birisini göreceksiniz. Hatta kayısılı diyerek sattıkları çayların içinde kayısı yok denecek kadar azdır. Piyasadaki form çaylarının birçoğunun ana(etken) bitkisi SİNAMEKİ YAPRAĞIDIR. Sinameki yaprağı, doğadaki en etkili laksatif-pürgatiftir. Zaten sinameki ve aynı familyadaki bitkilerden elde edilen maddeler(Senozid A ve B) ilaç olarak kullanılır. İçerisinde yukarıda saydığım bitkilerden en az birini içeren(%1 içerse bile) bitki çayı içtiğinizde kolay tuvalete çıkarsınız, ödem atarsınız ve bağırsaklarınız rahatlar. Özellikle kadınlar ödemleri azaldığı için bu hafiflik hissine aldanıp bu çayları sık sık kullanabiliyorlar. Bu etkilerin hepsi de aldatıcıdır(geçicidir). Bu çaylar kişinin bağırsaklarındaki sindirim ve emilimi bozarlar. Bu çayların metabolizma hızlandırıcı etkisi yoktur. Bunlar, bağırsaklardaki emilimi bozarak(metabolizmayı hızlandırmak yerine yavaşlatarak) sağlıksız bir şekilde zayıflamanıza katkı sağlar. Bu ürünleri pazarlayanlar sık sık ”yağları yakar, metabolizmayı hızlandırır….vs” gibi cümleler kurarlar. Yukarıda saydığım laksatif bitkiler bağırsaklarda tembelliğe ve bağımlılığa neden olurlar. Sinamekiden elde edilen ilaçlar da aynı şekilde toksik olduğu için zaten uzun süreli kullanımı asla önerilmez. Laksatif bitki içeren bitki çayları ve sinamekiden elde edilen ilaçları sık kullananlar orta-uzun vadede kronik kabız olurlar. Orta-uzun vadede ilaçsız tuvalete çıkamazlar. Obezite ve kabızlık sorunuyla bana başvuran hastalardan en çok duyduğum cümle: ”hocam ben bu çayları içerken çok rahatım ama çayları içmeyi bırakınca çok rahatsız(kabızlık, hazımsızlık) oluyorum ve düzenli tuvalete çıkamıyorum”
Karışık bitki(FORM) çaylarının metabolizma hızlandırdığını(YAĞ YAKTIĞINI) iddia etmek, bunları zayıflama amacıyla pazarlamak/önermek şarlatanlıktır. Sağlığınızla oynamayın.
METABOLİZMAYI HIZLANDIRAN BİR ÇAY YOKTUR!
Zayıflamaya yardımcı olabilecek iki tane bitki çayı vardır(bunlardan da mucize beklenemez az bir şey yardım edebilirler): YEŞİLÇAY, TARÇIN.
Yalnız bu ikisi bile kontrolsüzce ve fazla miktarlarda alınmamalıdır. Yine bunların da bazı yan etkileri olabiliyor. Örneğin fazla tüketildiğinde tansiyon yükselmesine neden olabilirler. Tarçın, çoğunlukla tansiyonu düşürürken yükselttiği de olabiliyor. Ayrıca uzun süreli ve fazla kullanılan tarçın çarpıntı yapabiliyor. Yeşil çay fazla tüketildiğinde de tansiyonu düşürebilir, baş dönmesi vb sorunlara neden olabilir. En doğrusu bu çayları deneyerek kullanmaktır. Bu iki çay da bu konuya hakim bir diyetisyen/doktor tavsiyesiyle kullanılabilir.
SON OLARAK: Eczanelerde satılan her bitki çayını alıp içmeyin. Ticari amaçla satılan her ürüne kanmayın. Doktorunuz veya diyetisyeniniz önerse bile araştırın veya bir başka diyetisyene tekrar sorun.
Tuncay APAYDIN
Diyetisyen
çok güzel bir yazı olmuş elenize sağlık.