Bursalı Ali Münşi Kimdir?
Osmanlı döneminde yaşamış olan ünlü tıp bilimcisi Ali Münşi hakkında detaylı olarak bilgiler günümüze kadar gelmemiş olsa da Osmanlı Sarayında çalışmış olan hekimler arasında oldukça bilgili bir hekim olduğu bilinmektedir. Doğrum tarihi belli olmayan Ali Münşi, Osmanlı Saray’ında Bursalı Ali Efendi olarak tanınmaktadır. Medresede eğitimini tamamlamasının ardından Bursa’da kurulmuş olan Yıldırım Bayezid Hastanesinde Mevlevi hekimlerinden olan Ömer Şifa Dede’den tıp eğitimi alarak hekim olmuştur. Birçok medresede müderrislik yapmış olan Ali Münşi, bu süreç içerisinde tıp alanında edindiği bilgileri geliştirmeye çalışmış ve kendi öğrencilerine tıp konusunda yeni bulduğu bilgileri aktarmaya çalışmıştır. Yaptığı çalışmalar ile İstanbul’da adını duyuran Ali Münşi bu sayede Saray Hekimleri arasına alınmış ve çalışmalarına devam etmesi için imkânlar sağlanmıştır. Ali Münşi sarayda yaptığı çalışmalarda göstermiş olduğu başarıların arından Galata Sarayı Hastalar Dairesi Başhekimliğine atanmıştır. Yabancı dillere olan ilgisinden dolayı aynı zamanda birçok yabancı dile hekim olan Ali Münşi birçok yabancı tıp eserini de dilimize kazandırmıştır.
Ali Münşi dönemin hekimleri gibi hastalıklar üzerine çalışmış ve ayrıca cerrah olarak hizmet vermiştir. Cerrahlık yaptığı dönemlerde topladığı bulguları “Cerrahname” isimli eserde yayınlayan Ali Münşi öğrencilerine cerrahlık konusunda birçok bilgiyi bu eser sayesinde sunarak tüm deneyimlerini paylaşmıştır. Cerrahlığa oldukça önem veren Ali Münşi bu eserinde Cerrahlık tanımı şu şekilde yapmıştır, “Fennü cerahat sanattır; onda vücutta arız olan çeşitli durumlar ele alınır; vücudun alışık olduğu hale iade edilmesi için yapılan işlemlerdir.”
Ali Münşi insan vücudunda oluşan şişliklerin giderilmesi için Paracelsus gibi anatominin iyi bilinmesi gerektiğini savunmuştur. Çünkü insan anatomisine hakim olunmadan uygulanacak tedavi yöntemlerinin doğru bir sonuca ulaşılamayacağına inanmaktadır. İnsan anatomisindeki düzenin bilinmesi halinde bu düzenin bozulmasına neden olan hastalıkların nasıl giderileceği de bu şekilde öğrenilmiş olacağından bahsetmektedir.
Ali Münşi En Önemli Eserleri Nelerdir ?
Ali Münşi tarafından yazılmış olan Bıdâat el-Mübtedî isimli kitabı incelendiğinde oldukça geniş ve ayrıntılı bilgilerin yer aldığı bir farmakoloji kitabı olduğu görülmektedir. Klasik cerrahi bilgilerden çok ilaçların nasıl yapılacağını ve kullanım şekillerinin anlatıldığı bilinmektedir. Kitap tek bir tıp bilimcisinin bir çeviri eseri değil, Ali Münşi’nin deneyimlerinden ve o güne kadar tanımış olduğu tıp bilimcilerinden öğrendiklerini kaleme almıştır. Klasik bir farmakoloji kitabı şeklinde kaleme alınan bu eser diğer farmakoloji kitapları gibi sistematik bir şekilde ilerlemekte hangi hastalık karşısında hangi ilacın uygulanması gerektiği ve bu ilaçların nasıl elde edileceği bilgileri yer almaktadır. Kitabın sistematik bir şekilde ilerlediğini başlıklarından anlayabiliriz.
Kitap tıpkı Paracelus’unfarmakoloji eserindeki gibi sistematik bir şekilde ilerlemekte ve bu yönü ile Ali Münşi’ninParacelus’u örnek aldığını söyleyebiliriz. Tıpkı onun gibi kitabın ilk bölümünde bileşenlerin hazırlanması ile ilgili bilgiler sunulmakta daha sonra da tedavi edilebilecek hastalıklar yazılmakta ve doz bilgileri verilmektedir.
Ali Bin Münşi’nin eserinde birçok tıp bilimcisinin adı geçmektedir. Bu tıp bilimcileri tarafından yazılmış olan eserlerin tamamını incelemiş olan Münşi, bu sayede dünyanın diğer merkezlerinde yaşamış olan tıp bilgilerine de sahip olmuş ve bu bilgileri Osmanlı devletinin hizmetine sunmuştur. Hem bir çevirmenlik görevi yapmış, aynı zamanda öğrendiği bilgiler ile birçok hastayı da tedavi etmeyi başarmıştır. Kitapta geçen ünlü tıp bilimcilerinin isimleri ise şunlardır; Parakelsus; Paracelsus, Minziht; H. Mysnsicht, Etmülleryus; M. Etmuller, Korelyus; O. Croll, Takaniyus; O Tachenius, Zulferus; J. Zwelfer, Helmont; J. B. Van Helmont, Basilyus; A.Libavius (veya Basilius de Carna) dır.
Eserde en çok geçen isim olan Parakelus, 16.yy’da Batı bilim dünyasının en bilinen isimlerindendir ve sıra dışı yaşam tarzı ile adından sık sık söz ettirmiştir. Aynı zamanda İyatrokimya akımını oraya çıkaranlar arasında yer alan Paracelus, İyatrokimya akımını Osmanlı devletine girmesi Ali Bin Münşi tarafından çevirilen eserle olmuştur. Eserde sıklıkla zikredilen diğer bir isimse Korelyus ismidir.
Ali Bin Münşi kimya ve kimya kuramlarına karşı oldukça dikkatli yaklaşmaktadır. Özellikle maddelerin oluşumuna dair mistik bir yaklaşım ile değil kendi geliştirdiği deneylerin ardından tutarlı sonuca ulaşmayı amaç edinmiştir. Bu yüzden ortaya çıkarmış olduğu bilgiler kendi içerisinde tutarlı bir şekilde meydana gelmektedir.Ali Bin Münşi tarafından yazılmış olan bu eserde bütün bileşenler alfabetik bir sıralamaya göre listelenmiş ve en sistemli farmakaloji eserlerinin başında gelmektedir. Eser içerisinde yer alan bileşiklerin hazırlanmasında kullanılan doğal yöntemler ve kimyasal yöntemler düzenli bir şekilde detaylandırılarak kaleme alınmıştır. Bitkisel ve kimyasal ilaçların bir arada yer alması farmakoloji ile ilgilenecek olan birçok hekim için büyük kolaylıklar sağlamıştır. Eserin içerisinde toplamda 1078 ilaç başlığı bulunmakta bu ilaçlar arasında 178 ilacın kimyasal başlığı altında toplandığı görülmüştür.
Yorum Yok