Çarpıntılar, kalbin atışısın farkında olmak ile karakterize bir durumdur. Hastalar sıklıkla yüklenici ya da sıçrayıcı kalp atışlarını tarifler yada kalbin durduğu hissini belirtirler. Bu bulgular kalp ritmindeki değişiklilerden ya da kalp kontraksiyonunlarının artışından kaynaklanır. Çoğu olguda bu farkındalık yatakta uzanmışken uyuyamayan kişide olduğu gibi duyusal stimuluslara karşı koyamamayı gösterir.
Çarpıntıların Sebepleri
Çarpıntılar çoğu zaman psikiyatrik koşulların göstergeleridir. Panik bozukluğu ve depresyon bunlardan en çok gözükenidir. Örneğin çarpıntıların değerlendirilmesi amacıyla elektrokardiografi monitörizasyon uygulanan yatmayan hastalarda yapılan bir araştırma sonucu %19’ unda bir psikiyatrik bozukluğa sahip olduğu görülür. Psikiyatrik bozuklukları olan hastalar 15 dakikadan daha uzun süren veya destekleyen başka belirtilerin eşlik ettiği çarpıntılara diğer hastalardan daha eğilimlidirler. Bu çalışmada doktorlar hastaların belirtilerinin temellerini genellikle fark etmişler fakat sıklıkla hastalara spesifik (kendisine özel) tedavi önermemişlerdir.
Çarpıntılar doğal olarak herhangi bir kardiak aritmiden köken alabilecekleri gibi diğer kardiak ve kadiak olmayan nedenlerden kaynaklanabilirler. Belirgin olarak genişlemiş olan sol ventrikül göğüs duvarıyla teması nedeniyle kalp atışlarının hissedilmesine neden olabilir. Yükselmiş katekolamin düzeyleri ile ilgili herhangi bir durum hem kardiak kontraksiyonlarının kuvvetini artırarak çarpıntıya neden olabilirler.
Çarpıntılar geçici ya da inatçı ve düzenli veya düzensiz olabilirler. Bu gibi şikayeti olan hastalar çarpıntıların başlaması, süresi, eşlik eden belirtiler ve meydana geldiği koşullar konusunda sorgulanmalıdır.ani başlangıçlı ve dakikalarca sürenler uzamış ventriküller veya ventriküller aritmiyi işaret ederler. Yavaş başlangıçlı ve baskılayıcı kalp atışı ile ilgili sona erenler daha çok sinüs taşikardisi il ilgilidir. Hastalar kendi çarpıntılarını masa üstüne parmaklarını tıklatarak taklit etmeye çalışırlar.
Hastalara aynı zamanda kendi kalp atış hızlarını daha doğru ve ritmin düzenli olup olmadığını bildirecek şekilde nabızlarını saymaları öğretilmelidir.
Çarpıntıların Tedavisi
Hastaların değerlendirilmesinde ilk hedef hayatı tehdit eden aritmi ihtimalinin dışlanmasıdır. Böylesi aritmiler için risk koroner arter hastalığı , konjestif kalp yetmezliği veya diğer yapısal kalp anomalileri bulunan hastalarda en yüksektir. Hikaye, fizik muayene ve elektrokardiogram ve risklerin durumuna göre hastaların tedavileri belirlenmeye odaklanmalıdır. Eğer çarpıntılar senkop, sersemlik, baş dönmesi veya nefes darlığına eşlik ediyorsa ciddi aritmilerle birlikte olma olasılığı daha yüksektir.
Çarpıntıların başlangıç değerlendirmesinden sonra en sık başlangıç testi sürekli elektrokardiografi monitörizasyonudur. Bu test özellikle günlük düzeyde çarpıntıları olan hastalarda yararlıdır. Daha nadir çarpıntıları olan hastalarda belirtileri çıktığı zamanlarda elektrografik kayıt alabilen yeni teknolojiler geliştirilmiştir. Bu teknolojiler hasta semptomlarının oluştuğu zaman bir düğmeye bastığında geçmiş dakikalardaki veriyi toplayabilen kıvrım kaydedicileri kapsar.
Çarpıntısı olan çoğu hastada majör aritmiye ait bir kanıt veya yükselmiş katekolamin düzeyi ile ilişkili anormal fizyolojik durumlara ait kanıtlar yoktur. Psikolojik nedenli çarpıntıları olan hastalar muhtemel bilişsel ve farmakolojik tedaviler uygulanarak değerlendirilir. Çarpıntıları artıran ilaçlar ve tedaviler kesilmeli veya azaltılmalıdır. Neden ve tedaviden bağımsız olarak hekimler çarpıntıların hastalar için aşırı derecede rahatsız edici belirtiler olduğunun farkında olmaktadırlar.
tibbiyardim.com yazarı
Şahin Gül
Yorum Yok