Tatil sezonu başladı ve havaların ısınmasıyla kültürümüzde yer etmiş olan mangal keyfi yeniden gündeme oturdu. Mangalla ilgili birçok eleştiri bulunsa da birçoğumuzun vazgeçilmezleri arasında yerini korumakta. Ancak uzmanlar piknik mevsimi ile gelen mangal sefaları konusunda uyarıda bulundu, mangalda pişen etlere dikkat! Sağlığımız adına yapılan önerilere bu mevsimlerde eklenen başlık mangalda pişen yanık etler oldu. Yanık etler ve yanık yağların sağlığımızdan götürüsü oldukça fazla oluyor. Eğer yanmış etlerden yada yanık yağlarla pişirilen yiyeceklerden tüketirseniz ciddi sağlık sorunları yaşayabilirsiniz diyen Ankara Üniversitesi Tıp Fakültesi Dekanı Prof. Dr. İlker Ökten sözlerine şöyle devam etti:“Yanmış gıdalar ve uzun süre kullanılmış yanık yağlarda pişirilen gıdalar insan sağlığı için büyük bir risk oluşturuyor. Çok tehlikeli.” Bir damak zevki olarak ortaya çıkan tütsülenmiş et hem ülkemizde hem de Japonya da sıklıkla tüketiliyor. Ancak bilinen tadının yanında bilinmeyen tarafı bu tarz beslenme yemek borusunda iritasyonuna neden olabilmekte. Ökten, bu durumun yemek borusu kanserine neden olduğunun altını çizdi. Ayrıca bütün kanser türleri gibi yemek borusu kanserinde de erken teşhisin önemi oldukça büyük. Ancak bu kanser türü genellikle fark edildiğinde geç kalınmış oluyor ve tedavi şansıda düşüyor. Yemek borusu kanserini engellemek aslında beslenme şekline bağlı. Hastalıktan korunmayı düşünenlerin beslenme düzenlerine bol meyve ve sebze eklemeleri önerilmekte. Bu anlamda da ülkemizin doğu kesimi biraz daha şanssız sayılabilmekte çünkü; bu bölgelerde meyve ve sebze tüketimi oldukça az. Bu konuya dikkat çeken Ökten,“Ülkemizde en çok Erzurum, Ağrı, Van ve Hakkari başta olmak üzere Doğu Anadolu Bölgesi’nde görülüyor. Bunun da başlıca nedeni, uzun kış şartları nedeniyle sebze ve meyve tüketiminin az olması. Bu hastalıktan korunmak için bol bol taze meyve ve sebze tüketilmesi çok önemli” dedi. Tarihin değerli ticari yollarından biri olan İpek Yolu üzerinde bulunan ülkelerden Hindistan,Japonya ve Çin’de sıklıkla görülen bir kanser türü olan yemek borusu kanseri, genellikle 50-70 yaşlarında görülmekte. Kendi ülkemizle Amerika Birleşik Devletleri’ni kıyaslayan Ökten, Türkiye’de ABD’ye nazaran kanser vakalarının on kat daha fazla görülmekte. Bunu beslenme şekline, genetik faktörlere, topraktaki silikatlara ve sudaki nitrozaminine bağlayan Ökten, sigara ve alkolünde bu kanser türünde birebir etken olduğunu belirterek sözlerini şöyle sürdürdü: “Sigara kullanıp da alkol kullanmayan bir insanın yemek borusu kanserine yakalanma riski, her ikisini de kullanmayanlara oranla 2-3 kat daha fazla. Yine sigara kullanmayıp da alkol kullanan bir insanın bu kanser türüne yakalanma riski de aynı. Ancak, hem alkol hem sigara kullananların yemek borusu kanserine yakalanma riski diğer insanlardan 100 kat daha fazla.” Yemek borusu kanserinin yutkunma esnasında takılma hissiyle erken teşhisinin mümkün olabileceği belirtilirken. Erken teşhisin kurtarıcı olduğu bir kanser türü olarak yemek borusu kanserinde eğer tamamen tıkanma olursa cerrahi müdahale şansı yok denecek kadar zayıf olduğunu belirten Ökten,“Endoskopi imkanları arttığı ve tomografi ile duvar kalınlıkları tespit edilebildiği için son dönemde teşhis ve tedavide göreceli olarak bir ilerleme olduğunu söyleyebiliriz” dedi.
Yorum Yok